Bir belediyenin kadın çalışanları, ülkemizde artan kadın ve çocuk cinayetlerine karşı dikkat çekici bir eylem gerçekleştirdi. 10 bin 10 çınar yaprağından oluşan, “Uyanış” adını verdikleri etkileyici bir gelinlik tasarımıyla kamuoyunu bilgilendirmek ve farkındalık oluşturmayı amaçladılar. Bu sanatsal protesto, son dönemde yaşanan acı olayları ve toplumsal vicdanı derinden yaralayan trajedileri anmak ve unutturmamak için de önemli bir simgesellik taşıyor. Çalışma, kadınların hem güçlü hem de kırılgan yönlerini vurgulamasıyla dikkat çekiyor. Yapılan açıklamada, projenin kadınların sessiz çığlığını dile getirmeyi amaçladığı belirtildi. Belediye Başkanı da kadın çalışanların bu anlamlı çalışmasını desteklediğini ve kadın cinayetlerine karşı mücadeleyi sürdürme kararlılığını ifade etti.
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Sanatsal Protesto
Yerel yönetimlerde çalışan 15 kadın personeli, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde farkındalık yaratmak amacıyla bu özel gelinliği hazırladı. Gelinliğin tasarımı, çınar yaprağının kırılgan yapısını kullanarak güç ile kırılganlığın birlikteliğini vurguluyor. Baş kısmındaki ip ve parçalanmış yapraklar ise kadınların maruz kaldığı şiddetin ve yok oluşun simgeselliğini taşıyor. Bu projede kullanılan her bir çınar yaprağı, maalesef ki ülkemizde yaşamını kaybeden kadınları temsil ediyor. Projenin amacı, toplumda kadına yönelik şiddet konusunda farkındalık yaratmak ve bu acıların bir daha yaşanmaması için mücadele çağrısı yapmaktır. Projenin katılımcıları, duygularını paylaşarak bu çalışmanın onlar için ne kadar anlamlı olduğunu ve kadınların güçlerini birleştirmelerini sağladığını dile getirdiler.
İstanbul Sözleşmesi'nin Önemi Vurgulandı
Belediye Başkanı, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesinin kadın cinayetlerindeki artışla ilişkilendirildiğini belirtti. Sözleşmenin yürürlükte olduğu dönemde kadın cinayetlerinde gözle görülür bir azalma yaşandığını hatırlatan Başkan, günümüzde bu sözleşmeye daha çok ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi. Ülke genelindeki kadın cinayetlerindeki rakamların artış gösterdiğini vurgulayan Başkan, bu rakamların birer istatistikten çok, kaybedilen canlar olduğunu ve toplumsal bir çöküşün göstergesi olduğunu dile getirdi. Başkan ayrıca, yerel yönetimlerin de kadına yönelik şiddetle mücadelede sorumluluk alması gerektiğini ve Yerel yönetimler olarak ellerinden gelen tüm desteği vermeye devam edeceklerini belirtti. Çalışmalarının, güvenli bir yaşam alanının oluşturulması için devam edeceğini vurguladı.
Güvenli Bir Yaşam İçin Mücadele
Belediye çalışanları tarafından yapılan açıklamada, “Çınar kadar güçlü” ifadesi kullanıldı. Çınar ağacının gücüne ve yapraklarının kırılganlığına atıfta bulunan bu ifade, kadınların güçlü olmalarına rağmen kırılgan bir yönlerinin de olduğunu ve korunmaya ihtiyaç duyduklarını vurguluyor. Katılımcılar, bu çalışmayla sadece Ahmet Akın ve Özlem Avcı gibi isimler değil, tüm toplumun sessiz kalmaması gerektiğini ve kadına yönelik şiddete karşı seslerini yükseltmeleri çağrısında bulundular. Projenin hedefinin, kadınların ve çocukların güven içinde yaşadığı bir toplum yaratmak olduğu vurgulandı. Projenin, hem sanatsal hem de toplumsal bir mesaj içerdiği ve bu konudaki farkındalığı artırmaya önemli ölçüde katkıda bulunduğu belirtildi. Kadın çalışanlar, bu anlamlı çalışmanın bir parçası olmaktan duydukları gururu dile getirdiler.